SIKÇA SORULAN SORULAR

Tarafların, bir veya daha fazla arabulucunun yardımı ile bir anlaşmaya varmak için uyuşmazlık konuları üzerinde görüşme yaptıkları bir sürecini ifade eder. Daha detaylı bir tanıma göre ise arabuluculuk, üçüncü kişinin tarafları bir araya getirerek müzakere edebilmelerinin sağladığı ve aralarındaki iletişimi kolaylaştırdığı, çözüme ilişkin karar verme yetkisinin taraflarda kaldığı, sürece ilişkin tavsiye veya karar verme yetkisinin ise üçüncü kişide olduğu bir yapılandırılmış uyuşmazlık çözüm sürecidir.

Arabuluculuk faaliyetini yürüten ve Bakanlıkça düzenlenen arabulucular siciline kaydedilmiş bulunan gerçek kişiyi ifade eder. Sicile kayıtlı olan arabulucular, arabulucu unvanını ve bu unvanın sağladığı yetkileri kullanma hakkına sahiptirler.

Arabulucular, arabuluculuk hizmeti verir. Sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getirir, onların birbirlerini anlamalarını ve iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştirir ve uyuşmazlığın çözülmesini sağar.

Taraflar dava açılmadan önce veya davanın görülmesi sırasında arabulucuya başvurma konusunda anlaşabilirler. Mahkeme de tarafları arabulucuya başvurmak konusunda aydınlatıp, teşvik edebilir.Aksi kararlaştırılmadıkça taraflardan birinin arabulucuya başvuru teklifine otuz gün içinde olumlu cevap verilmez ise bu teklif reddedilmiş sayılır.

Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebildikleri her özel hukuk uyuşmazlığı için arabuluculuğa gidilebilir. Arabuluculuğa elverişli uyuşmazlıklar, yabancılık unsuru da taşıyabilir.

Arabuluculuk uyuşmazlığın barışçıl olarak çözümlenmesine ilişkin bir yöntem olup arabuluculuk sürecine başvurulması, kişinin yargı yoluna başvurmasına engel olmayacaktır. Bazı davalar yönünden ise, arabuluculuk yoluna başvurulması zorunlu olup arabuluculuk süreci tamamlanmadan dava açılamamaktadır.

Arabuluculuk Kanunu uyarınca, başkaca bir usul kararlaştırılmadıkça arabulucu veya arabulucular taraflarca seçilmektedir.

Aksi kararlaştırılmadıkça arabulucunun ücreti, faaliyetin sona erdiği tarihte yürürlükte bulunan Arabulucu Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenir.

Aksi kararlaştırılmadıkça, arabuluculuk ücreti ile masraflar taraflarca eşit olarak karşılanır.

Arabuluculuk faaliyeti sonucunda yapılan anlaşma tarafları bağlar. Taraflar arabuluculuk faaliyeti sonunda bir anlaşmaya varırlarsa, bu anlaşma belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesini talep edebilirler.

Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, asıl uyuşmazlık hakkındaki görev ve yetki kurallarına göre belirlenecek olan mahkemeden talep edilebilir. Davanın görülmesi sırasında arabuluculuğa başvurulması durumunda ise anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilir. Bu şerhi içeren anlaşma, ilam niteliğinde belge sayılır.

Arabuluculuğun avantajları şöyle sıralanabilir;

*Menfaat ve ihtiyaç odaklı, karşılıklı kabul edilmiş bir çözüm

*Zamandan Tasarruf

*Masraftan Tasarruf

*Kontrolün Taraflarda Olması

*Gizlilik

*Dava Yükünün Azaltılması

6325 sayılı Kanun’un tanımından anlaşıldığı üzere, hukuk sistemimizde arabuluculuk kural olarak ihtiyari olarak başvurulabilen bir yöntem olarak öngörülmüştür. Ancak daha sonra yapılan yasa değişikliklerinden sonra işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıklar, ticari davalar ile tüketici uyuşmazlıkları yönünden arabulucuya başvurulması zorunludur.

Arabulucu görevini özenle, tarafsız bir biçimde ve şahsen yerine getirir. Arabulucu, taraflar arasında eşitliği gözetmekle yükümlüdür.

Arabulucu, seçildikten sonra tarafları en kısa sürede ilk toplantıya davet eder. Taraflar, emredici hukuk kurallarına aykırı olmamak kaydıyla arabuluculuk usulünü serbestçe kararlaştırabilirler. Taraflarca kararlaştırılmamışsa arabulucu; uyuşmazlığın niteliğini, tarafların isteklerini ve uyuşmazlığın hızlı bir şekilde çözümlenmesi için gereken usul ve esasları göz önüne alarak arabuluculuk faaliyetini yürütür.

Arabuluculuk süreci, dava açılmadan önce arabulucuya başvuru hâlinde, tarafların ilk toplantıya davet edilmeleri ve taraflarla arabulucu arasında sürecin devam ettirilmesi konusunda anlaşmaya varılıp bu durumun bir tutanakla belgelendirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Dava açılmasından sonra arabulucuya başvuru hâlinde ise bu süreç, mahkemenin tarafları arabuluculuğa davetinin taraflarca kabul edilmesi veya tarafların arabulucuya başvurma konusunda anlaşmaya vardıklarını duruşma dışında mahkemeye yazılı olarak beyan ettikleri ya da duruşmada bu beyanlarının tutanağa geçirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Arabuluculuk sürecinin başlamasından sona ermesine kadar geçirilen süre, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin hesaplanmasında dikkate alınmaz.

Esasen tarafların arabulucuya başvurmaları için zaman sınırlaması bulunmamaktadır. Ancak zorunlu arabuluculuk kapsamında bulunan bazı davalar yönünden hak düşürücü sürenin dolmasından önce arabulucuya başvurulması gerekmektedir.

Kişinin menfaatine kavuşması için yargı yoluna başvurması hem zaman almakta, hem de yargılama masrafı ve vekalet ücreti ödeme zorunluluğu sebebiyle ekstra masraflı olmaktadır. Arabuluculuk sonucu anlaşmanın ekonomik avantajı, zamandan ve masraftan tasarruftur.

Çatışma, en az iki bireyin kendi amaçlarına ulaşma doğrultusundaki yaklaşımlarının veya eylemlerinin birbirlerini engellediği veya sınırladığı durumdur. Uyuşmazlık kavramı; bir veya daha fazla kişinin istekleri, çıkarları, değerleri, inançları, sınırlı bir kaynağın paylaşımındaki görüşleri veya ihtiyaçları farklı olduğunda veya çeliştiğinde, ortaya anlaşmazlık çıkması veya gerginlik yaşanması durumudur. Uyuşmazlığın çatışmaya dönüşmeden çözümlenmesi, toplumsal güven ve huzura da katkı sağlamaktadır.

Arabuluculuğun temel prensipleri, uyuşmazlığın gönüllülük, gizlilik, tarafsızlık, kontrolün taraflarda olması ve eşitliktir.

Aksi kararlaştırılmadıkça arabulucunun ücreti, faaliyetin sona erdiği tarihte yürürlükte bulunan Arabulucu Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenir ve ücret ile masraf taraflarca eşit olarak karşılanır. Kişi veya kurum, vergi mükellefiyetinin türüne göre, ödenen arabuluculuk ücretini gider gösterebilir.

Taraflar arabuluculuk faaliyeti sonunda bir anlaşmaya varırlarsa, bu anlaşma belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesini talep edebilirler. Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, asıl uyuşmazlık hakkındaki görev ve yetki kurallarına göre belirlenecek olan mahkemeden talep edilebilir. İcra edilebilirlik şerhinin alınmasından sonra, taraf anlaşmanın yerine getirilmesi için cebri icra yoluna başvurabilir.